Yirmili yaşlarında olan bir teknolojiyi “eski toprak” olarak adlandırmak çılgınca gelebilir ancak son yıllarda ortaya çıkan dijital iletişim patlamasını düşündüğümüzde SMS’in aslında ne kadar uzun süredir hayatımızda olduğunu fark etmeye başlarız.
Uzun ömrü bir yana SMS bize ne kadar şaşırtıcı derecede adapte olabilen bir teknoloji olduğunu da gösterdi. Örneğin, akıllı telefonların ortaya çıkışı SMS’in ölüm habercisi olarak ön görülmüş olsa da sosyal iletişim ajanslarının yaptığı bir çalışma metin temelli mesajlaşmanın Amerikan halkı için, sesli görüşmeler dördüncü sırada yer alırken, ilk sırada olduğunu göstermiştir.
2010 yılında 4.2 milyar küresel kullanıcının 6.9 trilyon SMS gönderdiği hesaplanmış ve bu rakamın 2011 yılında 8 trilyona çıkacağı ön görülmüştür.
SMS’in şaşırtıcı geçerlilik ömrüne sahip olmasının nedenleri arasında “her zaman her yerde” olması, asenkron bir iletişim kanalı olması ve sağlamlığını sayabiliriz.
1. “Her zaman her yerde”
SMS, GSM hücresel standartları tarafından kabul ve bu standartların içine dâhil edilmiş bir açık standarttır. Bunun anlamı her GSM telefonunun SMS desteklemesi gerektiğidir. Ek olarak, SMS’in popülerliğinden dolayı rakip CDMA hücresel teknolojisi de SMS’i bünyesine dahil etmiştir. (2000li yılların başında GSM ve CDMA arasındaki çatışmaların şiddeti düşünüldüğünde bunun ne kadar büyük bir başarı olduğu daha net anlaşılır.)
SMS açık bir standart olduğu için Facebook, Twitter ve hatta Skype gibi iletişim araçlarından farklı olarak tek bir kuruma bağlı değildir. İçinde bulunduğumuz çağda kesin olan bir şey varsa o da konu sosyal medyaya geldiğinde hiçbir şeyin kesin olmadığıdır. Somut örnek olarak bir zamanlar tüm sosyal ağların kralı olan Myspace’in bugünkü hali düşünülebilir. Bu sebeplerden dolayı, hem tüketiciler hem de iş kurumları için SMS’in “her zaman her yerde” olması bir gün ortadan öylece kaybolup gideceği yönündeki endişeleri azaltmaktadır.
SMS’e dair “her zaman her yerde” olma durumunun bir diğer sonucu da, diğer mesajlaşma kanallarında kullanıcı adı gibi bir başka isim edinme kaidesinden bağımsız olarak tek bir kişinin telefon numarası ile ilişkilendirilmiş olmasıdır. Böylece bir kişinin cep telefonu numarasına sahip iseniz ona, her hangi karmaşık bir kuruluma gerek kalmadan, SMS yolu ile ulaşabileceğinizi ve bu kişinin mesajınızı anında okuyabileceğini bilirsiniz.
2. Asenkron iletişim
Araştırmaların da gösterdiği gibi insanlar sesli konuşmayı daha az tercih ederken SMS ve anlık mesajlaşma gibi asenkron iletişim biçimlerini daha çok kullanıyorlar. Bu durum, ucuz iletişim kanallarının artması sayesinde her gün baş edilmesi gereken bilgi ve iletişimin artması ile de yakından ilintili. Örneğin, artık gelen bir sesli çağrıyı yanıtlamak için elimizdeki işi bölmeye hazırlıklı değiliz. Hatta insanlar rahatsız edici olduğunu düşündüğünden sesli posta yerine SMS almayı talep ediyor. Bu noktada SMS bir yandan gerçek zamanlı etkileşimin çift taraflı doğasını sağlarken diğer yandan taraflara kendileri için uygun zamanda yanıt verme özgürlüğünü sağlıyor.
3. Sağlamlık
SMS, mobil ağlarda sesli çağrılar için kullanılan sinyal sistemi ile aynı sistemi kullanır. Buna ek olarak diğer iletişim kanallarına kıyasla daha pahalı olmasından dolayı içerik hacmi düşük tutulmuş olur. Bunun anlamı bankacılık mesajları veya acil durum bilgilendirmeleri gibi görev ve hizmet açısından kritik iletişim için kullanılabilecek olmasıdır. SMS, çalışmak için internet erişimine ihtiyaç duymaz ve kapsama alanının kısıtlı olup sesli çağrıların gerçekleştirilemediği yerlerde bile çoğu zaman gönderilebilir ve alınabilir.
İş dünyası da, örneğin müşterilerine araçlarının bakımdan çıktığı ve teslim alınabileceğini haber vermek ya da pazarlama ile ilgili iletişimin günün doğru zamanında doğru kişilere ulaştırıldığından emin olmak, veya müşterilerin satış noktası ya da diğer marka anlaşmaları taahhütlerinde onay üzerine iletişime geçilmesi gibi hizmetleri sunabilmek için stabil bir teknolojiye ihtiyaç duyar.
Uygulamadan-kişiye (A2P) eko-sistemine ek olarak toplu SMS hizmet sağlayıcıları da sektörün ayrı bir kanadını oluşturmaktadır. Bu hizmet sağlayıcılar hem SMS hatlarında belli bir kalite seviyesini garanti ederek ve toplu SMS hizmetlerini mevcut iş yeri sistemlerine etkin bir şekilde entegre ederek kullanımı kolay bir hizmetin yanı sıra raporlama ve diğer yönetimsel fonksiyonları da sunmaktadır. Bazı araştırma şirketleri 2016 yılına kadar A2P SMS’in kişiden-kişiye mesajlaşmayı geçmesini beklemektedir.
Sonuç olarak, her ne kadar SMS daha yakın zamanlarda ortaya çıkan yeni iletişim kanalları kadar kullanıcı dostu ya da çok özellikli görünmese de “her zaman her yerde” özelliği ve sağlam doğası zaman içerisinde başarısının devam etmesini sağlayacaktır.
Bir cevap yazın